Neden İslam Ülkeleri Sürünmektedir?
Bizler, Kur’an öğrencileri olarak bu sorunun cevabını biliyoruz. Bugün var olan İslam ülkeleri, gerçek İslam’dan oldukça uzak bir noktadadır; çünkü Kur’an’a sarılmayı başaramamışlardır.
Kuran son ahit (Ek:36)
Tanrı’nın yasalarına bağlı kalan bir ulus; başarı, refah ve mutluluk içinde yaşayacağı gibi, dünyanın diğer ulusları arasında da önemli bir konuma yükselir. Kur’an, bu gerçeği açıkça belirtmektedir:
“Mutluluk: Şimdi ve Sonsuza Dek*
[10:62] Kesinlikle, TANRI’nın müttefiklerinin korkacakları hiçbir şey yoktur, onlar üzülmeyecekler de.
“Şimdi ve Sonsuza Dek Garanti Edilmiş Mutluluk [16:97] Kadın veya erkek, kim iman ederek doğruluğa çalışırsa, biz kesinlikle onlara bu dünyada mutlu bir hayat bahşedeceğiz ve kesinlikle doğru işleri için onlara tam karşılıklarını (Yargı Günü’nde) vereceğiz.”
“Tanrı’nın Vaadi Yeryüzünde Krallar ve Kraliçeler [24:55] TANRI, aranızdan iman edip doğru bir hayat sürenlere, kendilerinden öncekileri yaptığı gibi onları da yeryüzünde egemenler yapacağına, onlar için seçtiği dini onlara tesis edeceğine ve onlar için korkunun yerine barışı ve güvenliği geçireceğine söz verir. Bütün bunlar, yalnızca Bana taptıkları içindir; onlar Benim yanıma asla herhangi bir put yerleştirmezler. Bundan sonra inkâr edenler gerçekten kötü kimselerdir.”
“Mükemmel Mutluluk: Şimdi ve Sonsuza Dek
[41:30] “Bizim Rabbimiz TANRI’dır” diye ilan edip ardından doğru bir hayat sürenlerin üzerlerine melekler inerler: “Hiçbir korkunuz olmayacak, üzülmeyeceksiniz de. Cennet size ayrılmıştır müjdesi ile sevinin.
[41:31] “Biz bu hayatta da Ahirette de sizin müttefikleriniziz. Orada arzu ettiğiniz her şeye sahip olacaksınız; istediğiniz her şeye sahip olacaksınız.”
Ancak, Tanrı’nın yasalarını hiçe sayan, O’nun rehberliğinden uzaklaşan toplumlar, dünyada sefil bir hayata mahkûm olurlar:
İnkârcılar için: Bedbaht Hayat Kaçınılmaz
[20:124] “Benim mesajımı göz ardı eden kimseye gelince, onun bedbaht bir hayatı olacak ve biz onu Diriliş Günü’nde kör olarak dirilteceğiz.”
Tanrı’nın yasalarını uygulayan bir ulusun başarılı olması kaçınılmazdır. Bu, bir hayal ya da ütopya değildir; çünkü Tanrı, her şeyi kontrol eden ve sözünde duran bir Kudret Sahibi’dir . O’nun garantileri ve vaatleri kesindir.
Kur’an’a Bağlı Bir Toplumun Temel Özellikleri
Kur’an’a bağlı kalarak yaşayan bir toplum, şu niteliklere sahip olacaktır:
1. İnsanlar İçin Maksimum Özgürlük,
o Din özgürlüğü, ifade özgürlüğü, seyahat özgürlüğü ve ekonomik özgürlük sağlanır (2:256, 10:99, 88:21-22).
o Günümüz İslam ülkelerinin çoğunda bu kriterler sağlanmadığı için bireyler baskı altında yaşamaktadır.
2. Evrensel İnsan Hakları
o Irk, renk, inanç, sosyal statü, maddi durum veya siyasi bağlantı fark etmeksizin tüm insanlar eşit muamele görür (5:8, 49:13).
3. Refah ve Adil Ekonomik Sistem
o Kur’an’ın ekonomik modeli, servetin sürekli dolaşımını sağlarken faiz ve kumar gibi üretken olmayan sistemleri reddeder (2:275-277, 59:7).
o Bugünkü İslam ülkelerinin çoğu, faiz ve tefeciliğe dayalı ekonomik sistemleri benimsediği için fakirlik ve adaletsizlik artmaktadır.
4. Sosyal Adalet ve Yardımlaşma
o Zekât sistemi sayesinde kimse aç veya korunaksız kalmaz (2:215, 70:24-25, 107:1-7).
o Ancak günümüz İslam toplumlarında zenginler ile fakirler arasındaki uçurum giderek büyümekte ve sosyal adalet sağlanamamaktadır.
5. Adil ve Katılımcı Yönetim
o Kur’an’a uygun bir yönetim sistemi, mutabakat ve istişareye dayanır (42:38).
o Çoğunluğun azınlığa baskı uygulaması yerine, herkesin ikna olduğu bir sistem olmalıdır. Ancak günümüzde birçok İslam ülkesi, baskıcı rejimler veya çıkar grupları tarafından yönetilmektedir.
6. Ahlaki Değerlerin Korunması
o Güçlü bir aile yapısı korunur ve alkolizm, uyuşturucu kullanımı, yasadışı ilişkiler gibi yozlaşmalar en aza iner.
o Kur’an’a dayalı bir toplumda boşanma oranları düşük olacak, evlilik kurumu güçlü kalacaktır.
7. Can ve Mal Güvenliği Sağlanır
o İnsanların canına ve malına saygı gösterilir, suç oranları minimum seviyeye iner.
o Kur’an’a dayalı bir toplumda adaletli bir hukuk sistemi olduğu için suç işleme oranı azalır.
8. Barış ve Karşılıklı Saygı Egemen Olur
o İnsanlar arasında sevgi, hoşgörü ve saygı yaygınlaşır (3:110, 60:8-9).
o Bugün, İslam ülkeleri arasında bile savaş ve düşmanlık devam etmektedir. Bunun sebebi, Kur’an’ın evrensel barış ilkelerinin uygulanmamasıdır.
9. Çevrenin Korunması ve İsrafın Önlenmesi
o Kur’an, doğal kaynakların korunmasını ve israfın yasaklanmasını öğütler (30:41).
o Ancak günümüzde birçok İslam ülkesi, çevre kirliliği ve israf konusunda ciddi sorunlarla karşı karşıyadır.
Sonuç: Çözüm Kur’an’a Dönmektir
İslam ülkelerinin sürünmesinin temel nedeni, Kur’an’ın rehberliğinden uzaklaşmalarıdır. Eğer insanlar gerçekten Tanrı’nın yasalarına sarılsaydı, toplumları daha özgür, adil, huzurlu ve refah içinde olurdu. Bugün, İslam ülkelerinde görülen geri kalmışlık, adaletsizlik, fakirlik, baskıcı yönetimler ve yozlaşma, Kur’an’ın emirlerinin uygulanmamasından kaynaklanmaktadır.
Tanrı, insanlara hem dünya hem de ahiret hayatında mutluluk ve başarı vadetmiştir. Ancak bu, sadece O’nun rehberliğine uyulduğunda mümkündür. Gerçek İslam, yalnızca Kur’an’dadır. İnsanların uydurduğu eklemeler, hurafeler ve bozulmuş gelenekler, İslam toplumlarını geri bırakmıştır.
O halde, çözüm bellidir:
Kur’an’a dönmek ve onu tek rehber olarak kabul etmek.
[37:182] Kâinatın Rabbi olan TANRI’ya övgüler olsun.
- Bu konuya cevap yazmak için giriş yapmış olmanız gerekmektedir.